single image
14-04-2023
Gökçe ALAÇLI

Fem Güçlütürk İle Labofem

Başarılı bir iş hayatına pek çok şey sığdırabilmiş birinden bahsetmek istiyorum size, Fem Güçlütürk ve onun hobisini mesleğe dönüştürdüğü mekanı Labofem’den …

İletişim, halkla ilişkiler, marka danışmalığı, reklam, turizm… Belki de onu Mirgül Cabas’la motosikletle çıktığı Türkiye turundan veya dünya turundan tanıyacaksınız. 

Fem, sahip olduğu kariyeri ezber bozarcasına geride bırakmayı tercih eden inanılmaz bir kişilik. Tüketmeyi ve tükettirmeyi ancak tüketirken üreyen bitkilerle sürdürmeyi tercih edenlerden.

Toprak ve doğa sevgisi içinde her zaman varmış ama asıl 15 yıl önce taşındığı evin terasında evlat edinmek zorunda kaldığı bitkiler farklı bir boyutun kapılarını açmış kendisine. O dönemde Labofem gibi bir düşünce yokmuş tabii ki kafasında ama kader ağlarını örmeye başlamış. Tüm birikimleri, deneyimleri, yükleri ile 47 yıllık bir birikim şimdi Labofem’de anlam kazanmış onun deyimiyle 

Labofem’ e girdiğinizde irili ufaklı 500‘e yakın bitki, farklı tasarım ve saksıda sizleri karşılıyor. Saksı deyip geçmeyin. Fem saksı diye tabir ettiğimiz seramiklerini Türkiye’nin dört bir tarafından farklı seramik sanatçılarından temin ediyor. Yalnızca seramik değil porselen, bakır ya da kese bir tasarımda da hayat buluyor onun bitkileri. 

 Fem’in evinde ise bir o kadar daha ondan sevgi bekleyen bitkisi var. Hal böyleyken bitkilere yeterli ilgiliyi gösterebilmek adına neredeyse her sabah saat 05:00 te kalkılıyor. Yeri geldiğinde Labofem ‘in “back-up” ları olacak bu bitkiler her sezon yani mevsim dönümünde nem ihtiyacı, az ışık çok ışık ihtiyacına göre konumlandırılıyor. 

Sürekli sera dolaşarak bulduğu bitkileri öyle her çiçekçide göremezsiniz. Ya da her çiçekçide olan kesme veya saksılı bitkiler zaten burada bulunacak türden değiller. Çeşit çeşit Sukulent ve kaktüsler, Caudex gövdeli Jatropha, Pachypodium, Euphorbia Tirucalli veya Deve Tabanı, Kuşkonmaz gibi bir çok tropik  türü bir arada görebileceğiniz huzur dolu bir mekândan bahsediyorum. 5 dakika diye uğrayıp bir saatte çıkamayacağınız, gördüğünüz her çeşitten toplayıp kucak dolusu bitki ile ayrılacağınız bir yer işte burası. 

Fem kimi zaman bitkilerini müşterilere teslim ederken kendini Çocuk Esirgeme Kurumu’nda gibi hissediyor. Onlara onlarca soru sorarak bitkiye bakıp bakamayacaklarını kestirmeye çalışıyor. Birine hediye vermesi gerektiğinde ise bakamaz belki diye uzunca süre özenle yetiştirip ilişki kurduğu Labofem sakinlerinden değil de yepyeni, tanımadığı bir bitki alıp hediye ediyor. 

Evine az güneş giren, yaşam alanı nemli veya evde pek bulunmayan birinin tercih etmesi gereken bitkinin hangi tür kabın içinde ve nasıl bir toprak karışımında en mutlu şekilde yaşar ayrıntısına kadar sizinle paylaşıyor ya da anneannenizden kalma bir bakır kabın içine en uygun ne dikebilir diye bitki avına çıkabiliyor.

Kısacası şartlar ne olursa olsun Labofem’den , bitkilerin dilini konuşmayı öğrenmiş birinin yetiştirdiği bir bitki ile ayrılıyorsunuz. 

Benden söylemesi , kendisine bir vaha yaratmak isteyen herkesin uğraması, dokunması ve koklaması gereken bir yer Labofem…

Bitki Güvencesi mi ! ‘’Eğer daha önceki bitkilerinizi öldürdünüz diye canınız sıkkın, güveniniz yerle bir ise, bu travmayı atlatma zamanı! Bitkinizi koyacağınız yerin şartlarını konuşalım, ışığına, ısısına göre kolay bir bitki seçelim, 30 gün garantili olsun. 30 gün içinde mutsuz olursa değiştirme garantisi  Labofem’de olsun. Ne de olsa süt annesiyiz ! ‘’ diyor Fem. Bunun üzerine ne söylenebilir ki…

 

Benzer Yazılar

TÜMÜ
back to top